etnin radyodan yayınlanmak üzere hazır hâle getirilmesi, yüzde doksan mücadele demektir. Çünkü yayıncılar diğer insanlardan farklı yazıp, farklı konuşurlar. Bu yüzden eğer metniniz hiçbir zaman konuşulmayan sözcük ve deyimleri kapsıyorsa, yazılacak metinle konuşulan dil arasında bir denge kurulamaz. Çözüm daha fazla rahatlamak, daha kolay yayıncılık yapacak yolları bulmak ve bundan hoşlanmaktır. İşte bunlardan birkaç örnek:
- Metin yazarken kalıplaşmış deyimleri kullanmaktan kaçınılmalıdır.
- Basit kelimelerden korkulmamalıdır. Araştırmalar dinleyicilerin yarısının zor kelimeleri anlamadığını göstermiştir. Unutulmamalıdır ki, yayıncılar gelecek nesillere sıkıcı deyimler üretmek için program yapmaz ve insanlar, akademik dille tartışmazlar.
- Bazı sözcükleri yazarken metinde kısaltmalardan kaçınmak, bunları olduğu gibi yazmak gerekir.
- Basit cümleler birbirlerine “ve”, “veya”, “ancak”, “fakat”, “ile” gibi basit bağlaçlarla bağlanmalı; “bununla beraber”, “buna dayanarak” gibi uzun ve zor bağlaçları kullanmaktan kaçınılmalıdır.
- Sıfat ve zarflar bazen metinden çıkartılabilir. Unutulmamalıdır ki, insan sesi zaman zaman zarf ve sıfatlardan çok daha renkli olabilir.
- Metinde kakafoniye yol açacak kelimeleri peş peşe sıralamaktan kaçınmak gerekir.